UZAKTA İSTANBUL
Bir şehir var... Ne kadar uzaklaşırsan uzaklaş, kalbinden kopmayan bir şehir.
“Uzakta İstanbul”, bir gurbette uyanışın, bir vapur düdüğünün uzaktan yankısının, bir hayalin içinden geçen rüzgarın şarkısı.
Her notası, İstanbul’u özlemenin sessiz çığlığı gibi.
Gözlerinde o sisli sabahlar, kulaklarında martı sesleri, içinde bitmeyen bir yolculuk...
Yazar, İstanbul’dan uzakta bir şehirde, zamanla yarışan duygularını, bir kente duyulan aşkı dizelere döküyor.
“Yokuşlarını özledim, sana çıkmayan her yol yalan geliyor artık” derken, sadece bir şehri değil, kaybolan bir hissi arıyor aslında.
Bu parça, MEY Müzik’in duygusal ritmini ve hikaye gücünü bir araya getiriyor.
Sözlerinde yalnızlık var ama teslimiyet yok; uzaklık var ama umut hiç sönmüyor.
Her dize, bir vapur sesi gibi yankılanıyor;
her nakarat, bir dönüş vaadi gibi İstanbul’un rüzgarına karışıyor.
“Uzakta İstanbul”, sadece bir şehirle değil, bir dönemin, bir sevdanın ve bir hayatın özlemiyle yazıldı.
İstanbul’u uzaktan sevenlerin, kalbinde Boğaz’ı taşıyanların,
her ışığında bir anısını görenlerin şarkısı bu.
Dinlerken bir sokak lambasının altında yürür gibi hissedeceksin;
her dizesi, uzakta kalan bir anıya dokunacak.
Belki de o an anlayacaksın — bazı şehirler gidince bitmez, gidince daha çok başlar.
Bu şarkı, kalbi İstanbul’da kalan herkesin iç sesi.
Bir rüzgar eser Galata’dan…
ve o an, sen de dönersin en derinden.